- yenisakarya.com ÖZEL-
Son dönemlerde döviz kurlarındaki dalgalanma, enflasyon, araç ve ev fiyatlarındaki artış, artan vergi yükü ve zamlar bazı insanlarda; öfke, kaygı ve ümitsizliğe yol açabiliyor. Konuyla ilgili olarak ekonomik sorunların insan psikolojisine ve özellikle de intihar davranışlarına etkisi hakkında Anadolu Psikologlar Derneği Başkanı Klinik Psikolog İlhan Bozkurt ile konuştuk.
TÜKETİCİ DAVRANIŞLARI
Yüksek enflasyonun tüketici davranışları üzerine etkisini anlatan Bozkurt; “Ekonomik sıkıntıların yaşandığı dönemlerde normalde tüketimin azalması beklenirken bunun tam tersi bir durum yaşıyoruz. Yüksek enflasyon ortamında insanlar ‘Bu fiyata bir daha bulamam’ düşüncesiyle sürekli olarak borçlanarak da olsa bir şeyler satın alma davranışı gösteriyor. Bu da kendini gerçekleştiren kehanet misali enflasyonun artışına katkı sağlıyor. İnsanlar ekonomik durum daha da kötüleşebilir korkusuyla bunu yapıyor” dedi.
İNTİHAR VAKALARINDAKİ ARTIŞ
Bozkurt, enflasyon ve işsizlik artışının intihar vakalarıyla doğru orantılı olduğunun, araştırmalarla da görüldüğünü belirterek; “Uluslararası yapılan bazı araştırmalar; enflasyondaki sadece yüzde 1’lik artışın; kadın intiharlarında yüzde 2, erkek intiharında yüzde 1 artışa neden olabildiğini göstermektedir. Yine işsizlikteki yüzde 1’lik artış kadın intiharlarında yüzde 2, erkek intiharlarında ise yüzde 4 artışa neden olabilmektedir. Tabii ki intiharların tek nedeni ekonomik zorluklar değildir; ancak dönemsel ekonomik daralmalar ve dalgalanmalar insanların toplumsal ve ekonomik statüsünde ani düşüşlere neden olursa bu intihar riskini de artırır.” Bozkurt şöyle devam etti; “İntihar düşüncesi olan kişiler, aslında hayattan değil, çektiği acılardan kurtulmak ister. Bu nedenle ekonomik sorunların ve işsizliğin arttığı dönemlerde bu sorunlardan en fazla etkilenen kesime sosyal destek programları vasıtasıyla doğrudan veya dolaylı olarak düzenli maddi destek sağlayacak politikalar oluşturulmalı.”
İNTİHARLAR NASIL ÖNLENİR?
İntihar her şeyden önce önlenebilir bir halk sağlığı sorunu olduğuna vurgu yapan Bozkurt; “Koruyucu ruh sağlığı hizmetleri ve ruh sağlığı taramaları artırılmalı, tüm topluma ruh sağlığı hizmetlerine hızlı ve ücretsiz ulaşım imkanı sağlanmalı. Sebepleri iyi analiz edilmeli, kişilerin yardım çağrıları dikkate alınmalı, ölüm düşünceleri varsa bu konuda eğitimli bir ruh sağlığı uzmanına yönlendirilmelidir. İntihar düşüncesi sağlıklı bir düşünce değildir, bu düşünce aklına gelen herkes mutlaka bir ruh sağlığı uzmanından yardım alınmalı. Psikolojik tedavi gören kişilerin tedavi süreci aksatılmamalı, aileler de tedavi sürecini takip etmelidir. Gelecekle ilgili karamsar tablolar çizilmemeli. Basın yayın organları intihar haberlerini verirken intiharın yanlış bir yol olduğunu vurgulamalı, farkına varmadan başka intiharları tetikleyebilecek ve özendirecek dil kullanılmamalı” diye konuştu. Şevval GEÇİN
