Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 sanığı yargıladığı davada DEAŞ’ın Türkiye’deki hücre yapılanmaları, finansman yöntemleri ve örgütsel faaliyetleri üzerine kapsamlı bir karara imza attı. Davada sanıklardan biri, örgüt içerisinde sözde “vali” olarak nitelendirilirken, toplam 25 sanık “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan farklı sürelerle hapis cezasına çarptırıldı.


Örgüt Faaliyetleri ve İddialar
Davaya konu olan iddianamede, DEAŞ’ın bazı ülkelerde dernek, kitap evi ve çayevi gibi görünürde masum olan alanlar aracılığıyla hücresel yapılanmasını sürdürdüğü, bu yolla militan topladığı ve finansman sağladığı belirtildi. Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 242 sayfalık iddianamede, örgütün Marmara Bölgesi’ndeki faaliyetlerinin başında sanıklardan E.K.'nin sözde “vali” sıfatıyla görevlendirildiği ve Adapazarı ilçesinde bu yapıyı yönettiği bilgisi yer aldı.

Duruşma ve Savcının Talepleri
Duruşmada savcı, 25 sanığın “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını, bir sanığın beraatını ve iki sanığın ise farklı suçlardan hapisle cezalandırılmasını talep etti. Sanık müdafileri ise müvekkillerinin beraatını talep ederek, iddiaların yeterli delille desteklenmediğini savundu.

Mahkeme Kararı: “Sözde Vali”ye ve Diğer Sanıklara Hapis Cezası
Mahkeme heyeti, örgütün sözde “vali”si olarak belirtilen sanık Y.B.'ye, “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan 6 yıl 3 ay hapis ve ek olarak “Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna muhalefet”ten 5 ay hapis ve 400 lira adli para cezası verdi. Diğer sanıklar ise “silahlı terör örgütü üyeliği” suçundan beraat ederken, bazı sanıkların dosyalarının ayrılmasına karar verildi.

Davada Öne Çıkan İddialar ve Bulgular
Davada, sanıkların örgütsel toplantılar düzenlediği, aramalarda ise DEAŞ’a ait dokümanların, yasadışı yayınların ve örgüte ait semboller içeren materyallerin bulunduğu belirtildi. Sanık Y.B.’nin ikametinde yapılan aramalarda, örgütsel içerikli eşyaların yanı sıra kendi el yazısıyla yazdığı bir vasiyetname de ele geçirildi. Örgütün bu tür toplantı ve eğitimlerle özellikle genç bireyleri radikalleştirme çabasında olduğu savunuldu.

Kaynak: basın bülteni