Bursa 8. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, haklarında "devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma", "tasarlayarak kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle bombalama suretiyle tasarlayarak öldürme ve öldürmeye teşebbüs", "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma veya el değiştirme", "kamu malına zarar verme", "mala zarar verme" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından 913'er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan tutuklu sanıklar Seda Baykan, Dilek Arsu ve Mehmet Mustafa Uzkar cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

Saldırıda şehit olan Cengiz Yiğit'in eşi Şenay Yiğit'in avukatı ile sanık avukatları da duruşma salonunda hazır bulundu.

Aynı dosyada hakkında dava açılan sanıklardan Cebrail Gündoğdu'nun avukatının, sanığın İzmir'de devam eden davası ile bu davanın dosyasının İzmir'de birleştirilmesi talebinin kabul edilerek dosyasının gönderildiği öğrenildi.

Söz verilen sanık Mehmet Mustafa Uzkar, yıllar önce çalışmak üzere Avrupa'ya gittiğini, 2010'da ise Türkiye'ye döndüğünü, 2018 yılında Edremit'te iddianamede adı geçen eve yerleştiğini anlattı.

Türkiye'de ticaret yaparken kendisini "Ömer" olarak tanıtan Cebrail Gündoğdu ile tanıştıklarını belirten Uzkar, sonrasında onun vasıtasıyla da diğer kendilerini Rüya ve Sema olarak tanıtan sanıklar Seda Baykan ve Dilek Arsu ile tanıştığını ifade etti.

Uzkar, olaydan önce ailesinin tatil yapması için İzmir Dikili'de ev kiraladığını ancak kızı ve eşinin gelemediğini ileri sürerek, "Ömer mesaj atarak Dikili'de olduğunu ve ziyaret etmek istediğini söyledi. Beni görmeye geldiler. Rüya ve Sema ailemin gelemeyeceği öğrenince evi kiralayabileceklerini ve kalan ödemeyi yapacaklarını söylediler. 1-2 gün beraber kaldık, ben Edremit'e dönecekken gözaltına alındım. Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Asla bir örgüte üye olmadım. Suç işlemedim. Suç işlemek için yardım etmedim. Ağır hastalıklarım var, perişan haldeyim. Hakkımda beraat kararı verilmesini talep ederim." savunmasını yaptı.

Sanık, evinde ele geçirilen USB ve içerisinde yer alan örgütsel dokümanlar ile bilgisayar ve bir miktar dövizin kendisine ait olmadığını iddia etti.

- "Ben de sizin gibi eylemi kimin yaptığını merak ediyorum"

Sanık Dilek Arsu da bazı eylemlere katıldığı için 2016 yılında tutuklandığını, tahliye olduktan sonra daha önceden tanıdığı Seda Baykan'ın yanına Didim'e gittiğini anlattı.

Burada yarı zamanlı işlerde çalışırken yurt dışına çıkabilmek için bir kaçakçıyla irtibata geçtiklerini belirten Arsu, istenen 5 bin avroyu tamamlamak için Bursa'ya çalışmaya gittiklerini dile getirdi.

Daha önceki infazı nedeniyle hakkında tekrar yakalama kararı çıktığını ve kamufle olmak için tesettürlü şekilde ve isimlerini değiştirerek ev kiraladıklarını aktaran Arsu, ev işlerine giderek para biriktirmeye başladıklarını ifade etti.

Tanınmamak için sahte kimlik kartı ayarladıklarını ve para biriktirip Didim'e döndüklerini belirten Arsu, daha sonra anne tarafından köylüsü olan Cebrail Gündoğdu'yu bulup onun vasıtasıyla da Uzkar'ın evine gittiklerini aktardı.

Yurt dışına çıkış süreçleri uzadığı için ödeme yaparak Uzkar'ın kiraladığı evde kalmaya karar verdiklerini belirten sanık, "Cebrail ona da birkaç gün evde kalmasını teklif etti. Kendisi bazı işlerini tamamlamak için evden ayrıldı. Bir baktık ki evimizi özel harekat polisleri sarmıştı. Ne olduğunu anlayamadım." ifadelerini kullandı.

Dosyada bazı toplu taşıma araçlarında yer alan görüntülerin kendisine ait olduğunu kabul eden Arsu, bunların patlama öncesi keşif için yapıldığı iddialarının doğru olmadığını öne sürerek, "İddianame tamamen boş. Ben de sizin gibi eylemi kimin yaptığını merak ediyorum. İddianameyi kabul etmiyorum. Tahliyemi talep ediyorum." dedi.

Alerjik astım hastalığı sebebiyle rahatsız olduğunu dile getiren sanık Seda Baykan ise savunma yapmadı.

Duruşmaya SEGBİS'le katılan ve etkin pişmanlıktan yararlanan eski MLKP üyesi O.D, sanıkları şahsen tanımadığını, ancak örgütte görevli olduklarını duyduğunu ve arşivlerde gördüğünü anlattı.

Tanık olarak 5 kişiyi daha dinleyen mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, Seda Baykan'ın savunmasının alınması için duruşmayı erteledi.

- İddianameden

Kentte 20 Nisan 2022'de Bursa E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumuna giden infaz koruma memurlarını taşıyan otobüsün geçişi sırasında yaşanan terör saldırısında infaz koruma memuru Cengiz Yiğit şehit olmuş, 23 ceza infaz kurumu personeli de yaralanmıştı.

Saldırıyla ilgili yürütülen soruşturma sonucu geçen yıl 17 Eylül'de terör örgütü MLKP üyesi Seda Baykan ve Dilek Arsu ile Mehmet Mustafa Uzkar, 22 Ekim'de de örgüt üyesi Cebrail Gündoğdu, İzmir'de yakalanarak tutuklanmıştı.

Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamede, patlamadan hemen sonra ivedilikle saldırıyı gerçekleştiren şahısların tespiti amacıyla yoğun bir araştırmaya başlandığı, özellikle çevrede bulunan kamera görüntülerinin incelendiği ve sosyal medya üzerinden patlamaya ilişkin araştırmalar yapıldığı aktarılarak, "Patlamayı Devrimci Karargah, DKP/BÖG, MKP, MLKP, MLSPB, TİKB, TKEP-L, TKP/ML ve PKK/KCK/YPG" silahlı terör örgütlerinin birlikte oluşturduğu HBDH terör örgütünün üstlendiği kaydedilmişti.

İddianamede, sanıklar Seda Baykan ve Dilek Arsu'nın saldırı için keşif yaptıkları sırada Mehmet Mustafa Uzkar ve Cebrail Gündoğdu'nun Balıkesir'in Edremit ilçesindeki hücre evinde patlamaya neden olan el yapımı patlayıcıyı hazırladıkları, saldırıdan sonra izlerini kaybettirdiklerini düşünen sanıkların başka eylem arayışına girdikleri ve bu amaçla İzmir'de eylem yapmaya karar verdikleri anlatılmıştı.

Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamenin ekinde, iki kadın teröristin patlama öncesinde, sırasında ve sonrasında güvenlik kameralarınca kaydedilen görüntüleri yer almıştı.

Yargılama sürerken Cebrail Gündoğdu'nun avukatı, 8 Mayıs'ta görülen duruşmada müvekkilinin İzmir'de devam eden davası ile bu davanın dosyasının Gündoğdu yönünden İzmir'de birleştirilmesi talebinde bulunmuştu.

Kaynak: HABER MERKEZİ